Merhaba;
Çocuklar, ergenler ve aileleri ile yapmış olduğumuz danışmanlıkla amacımız, çeşitli yöntem ve tekniklerle aileyi ve çocuğu tanımak, yaşanan sorunlara olası çözüm yöntemleri konusunda rehberlik etmek, bu süreçte karşılıklı olarak belirlenen şekilde sonraki görüşmeleri planlamaktır.
Bu görüşme ya da görüşmeler bazı durumlarda doğrudan çocuk ya da ergenin duygu, düşünce ve davranışlarını organize etme, dürtü kontrolü, öfke yönetimi, kaygı ve diğer duygularla baş etme, dikkati geliştirme gibi konularda destek almasını içerirken, bazı durumlarda da sadece ailelerin, çocuğa karşı tutumları, ev içi düzen, kurallar, disiplin ve yaklaşım yöntemleri konusunda olabilmektedir.
Çocuk ve ergen danışmanlığı, yetişkinlerle yürütülen çalışmalardan farklı olarak çocuk veya ergeni odak noktası olarak alır. Bu terapi biçimde uygulanan yöntem ve teknikler yetişkinlere uygulanan tekniklerden farklılık göstermektedir.
Bu görüşmelerde oyun terapisi, çeşitli zeka ve gelişim testleri, drama vs gibi yöntemler kullanılmaktadır. Terapist çocuk ve ergenin ihtiyacına yönelik çalışır. Çocuk ve ergenlerle çalışmalarda ailenin diğer üyeleri ile işbirliği içinde çalışmak önemli noktalardan biridir.
Terapistin belirleyeceği sıklıkta görüşmelere aile üyelerinin bir veya birkaçı dahil edilebilir.
0-18 yaş dönemi, çocuk ve ergenlik dönemi açısından gerek akademik başarı gerekse kişilik gelişiminde kritik öneme sahiptir. Çocuk ve genç danışmanlığı ve terapisi kapsamında;
- Gelişim ve problem tarama testleri
- Çocuk resim testleri ile kişilik analizi
- Öğrenme Güçlüğü (Disleksi)
- DEHB
- Davranış bozuklukları
- Okul başarısızlığı
- Disiplin sorunları
- Ergenlik döneminden kaynaklı problemler
- Alan ve Meslek seçimi
- Sınav stresi
- Özgüven problemleri
- Ergenlik döneminden kaynaklı öfke ve stres yönetimi
- Boşanma sonrası çocuk danışmanlığı
- Dikkat problemleri
- Madde bağımlılığı
- Teknoloji ve İnternet Bağımlılığı
- Değerler eğitimi
Konularında destek vermekteyiz.
ÇOCUK VE ERGENLERDE UYGULADIĞIMIZ YÖNTEMLER
OYUN TERAPİSİ
Çocuklar yetişkinler gibi duygularını sözel olarak değil, oyun yoluyla aktarırlar. Oyun sayesinde hem olumlu hem de olumsuz duygularını ifade edebilme fırsatı bulurlar. Bu nedenle, oyun çocukların iletişim kurabilmelerinin ve hayatı öğrenebilmelerinin bir yoludur. Ayrıca, çocukların rahatlamalarına yardımcı olur ve empati becerilerini geliştirir.
Hiç bir dışsal kaynağı olmadan, çocukların doğası gereği motive oldukları oyun, psikoterapi sürecinde de yaklaşık 1900’den itibaren kullanılmaktadır. Oyun terapisi, çocukların duygularını ve yaşadıkları sorunları dışa vurma fırsatı vererek, bunlarla yüzleşmesini ve çözüm yolları bularak baş etmesine fırsat tanır. Bu terapi sürecinde yargılanmadan doğrudan kabul edilen çocuk, kendi problemlerini, duygu ve düşüncelerini ortaya koyarak kendini tamamen ifade edebilmektedir. Yönlendirilmiş ve yönlendirilmemiş olarak iki çeşit oyun terapisi bulunmaktadır. Yönlendirilmiş oyun terapisi ile çocuğa direktif verilerek oyun oynaması sağlanır. Çocuk merkezli oyun terapisi olarak bilinen yönlendirilmemiş oyun terapisinde ise, oyunun kaptanı çocuktur. Çocuk her seansta hangi konuyu getireceğine kendisi karar verir. Terapistin görevi ise, çocuğu takip etmek, yönlendirmemek ve çocuğun kendi yaşadıklarını, duygularını ve kaynaklarını fark edebilmesi için aynalamak yani yansıtmaktır.
KUM TEPSİSİ TERAPİSİ
Kum Terapisi, bir çeşit oyun terapisi tekniğidir. Bu teknikte kum, su, yüzlerce minyatür oyuncak ve kum tepsisi kullanılır. Kum terapisi sözel olmayan bir terapi çeşididir ve çocuklarda, ergenlerde ve yetişkinlerde kullanılır. Kumun kendisi zaten terapötik bir etkiye sahiptir. Çocuklar kumla oynamaya meraklıdır ve birçok yetişkin çocukluğunda kumla oynayarak vakit geçirmiştir.
Kum terapisinde terapist, danışana iki adet kum tepsisi sunar. Bu tepsilerden birinde kuru kum, diğerinde ıslak kum vardır. Danışan hangi tepsiyi kullanacağına karar verir. Bu tepsinin boyunu insanın bir bakışta görebileceği büyüklüktedir. Yani ölçüleri gözün görme alanına göre belirlenmiştir. Tepsinin içi maviye boyanmıştır ve bu mavilik deniz, nehir ve suyu temsil eder. Bu terapide terapist danışana yüzlerce belki binlerce minyatür de sunar. Bu minyatürler oyuncaklar, tarihi mekanlar, taş, deniz kabuğu gibi gerçek objelerden oluşur. Danışan bu minyatürlerden istediklerini seçerek seçtiği tepsi de dilediği sahneyi oluşturur.
Bu terapinin temelleri Jung’un terapisine dayanır ve onun ilkelerini kullanır. Kollektif bilinçdışı, arketipler gibi kavramlar bu terapinin altyapısını oluşturur. Danışan, küçük minyatürler yolu ile kum üzerine çatışmalarını, bilinçdışı süreçlerini yansıtır. Bilinçdışının yüzeye çıkması ile bilinç aktive, bilinçdışı ile bilinç arasında köprü kurulur. Bu durum iyileşmeye ve değişime yol açar.
Kullanım Alanları Nelerdir?
Kum Terapisi özellikle 8 yaşından itibaren çocuklarda, ergenlerde ve yetişkinlerde kullanılabilir. Arketipler, bilinçaltı süreçler üzerinden işleyen derin bir terapi çeşidi olduğu için psikoterapide psikotik durumlar hariç tüm sorun alanlarında rahatlıkla kullanılabilir. Bu terapi diğer terapi yöntemleri ile aynı zamanlı olarak da kullanılabilir. Bir danışana eş zamanlı olarak hem bilişsel davranışçı terapi hem de kum terapisi yapmak mümkündür.
MAVİ AĞAÇ PSİKOLOJİ&DANIŞMANLIK
Altınşehir Mh. Eğitimli Sk. Atalaykent St. A:16 Nilüfer BURSA